Marc by Marc Jacobs

Innate

Innate, damladvc tarafından striped pants ile yaratıldı

Wallis owl sweater / Striped pants / Creeper shoes / Adidas shoulder bag / River Island , $16 / Alexander McQueen / Shiseido , $54 / Lip stick / Nail polish, $13 / Summer Haze - Beach Grass Moving with the Wind and a Lighthouse 5x7 / Danaus chrysippus alcippus butterfly photos, pictures, picture, photo,...

Günün Kombini

Stil İncelemesi : Blake Lively

İkinci stil inceleme postumu bir türlü yazmak istiyorum ne zamandır. Kimi yazayım,kimi yazayım dedim ve sonunda kendime stil ikonu olarak seçtiğim Blake Lively'i seçtim. Blake'in stilini çok beğeniyorum ve kendime çok yakın buluyorum. Hemde herkes onun evlenme haberlerini konuşurken :) Haberiniz var mı bilmiyorum ama Blake Lively ve Ryan Reynold , The Notebook filminin çekildiği yerde evlenmişler. Zaten rol arkadaşıymışlar önceden. Okuduğum haberlere göre Blake'in gelinliği Channel ; Ryan'ın takım elbisesi ise Hugo Boss'muş. Herşeyi çok merak ediyorum doğrsusu. İhşallah hemen çıkarda resimler ben çatlamam :)

 

-

 

 

Blake Christina Lively, 25 Ağustos 1985 Los Angeles doğumlu. Aslen Kaliforniyalı. Bizler onu Gossip Girl sayesinde tanıdık. Onun şöhret olmasında bu dizi etkiliydi zaten. Annesi ve babası oyuncu Ernie ve Elanie'dir. Küçük yaşta bile eğitimler almış evinde. Ailenin en gencidir. Blake hariç dört kardeş daha varmış. Onlarda ya eğlence ya da film sektöründeymiş. Güneyli Baptist olarak yetiştirilmiş. Bu ne diye soracaksınız eminim. Güneyli Baptist,muhafazakar ağırlıklı bir Hristiyan mezhebi. Çoçukken eğitim aldığı söylemiştik. Okulda sınıf arkadaşlarından biri bir oyuncuydu ve hatta Gossip Girl'de o da oynuyor. Bu kişi Penn Badgley'den başkası değil tabi ki !

 

-

 

Saçlarını Rihanna gibi  32457931 kere değişirmemiş. Kendisine en çok yakışan neyse onu kullanıyor. Bir kere bir aptallık yapıp saçını turuncu mu kızıl gibi birşey yapsada hatasından çabucak dönmüş.Nereden dönersen kardır. O da anlamış olacak ki olmayınca olmuyor abi.Zorlamanın bir manası yok yani.Blake'in saçlarını genellikle dağınık bir şekilde görüyoruz. Dizide stil ikonu olarak Serena'ya Marilyn Monroe'yu örnek almışlar. Marilyn'de dağınık sarı saçlarıya ünlü biliyoruz ki. Diziden sonra da bu tarz saçı kullanmaya devam etmiş. Ki bence ona çok yakışıyor bu saç modelleri :) Oyş yerim kız seni !

 

Buradaki saç modellerinin çoğu beğendim sadece turuncu ve kızıl renkte olanlar hariç.

 

-

 

Şimdi sıra kırmızı halıdaki moda anlayışında.

 

 Blake'de benim gibi siyah rengi çok seviyor. Genellikle zaten siyah ve beyaz renkte olan kıyafetleri tercih etmiş kırmızı halıda. Mini de tercih etmiş uzun elbiselerde. Zaten kadının Fatih Sultan Mehmet gibi Bolu Tüneli gibi muazzam bacakları var. Bazen bunu sergilemek isteyip miniler giymiş. Bazen de uzun boyunun avantajını kullanmak istemiş. Bir kere bence kesinlikle seçtiği herşey kusursuz. Yani kendisinin bir stili var ve bende onun stilini örnek alıyorum. Buradaki tüm kombinlerine bayıldımm.

 Beyaz renkte tercih ediyor ama siyah kadar değil. Ten rengi zaten açık ben siyah renk kadar yakıştırmamadım beyazı zaten. Ama  seçtikleri yine kusursuz hep kusursuz. Böyle beyazlar içine girince melek olduğunu düşünmüyor değilim. Kızım sen hiç kötü giyinme anneem oy. Kız seni yerler yerler seni ham yapar zilliler sallanmadan yürü yoksa günah benden gider lililili.



Ying Yang bildiğinin gibi siyah ve beyaz kullanılarak yapılmış bir motif. Blake'de kırmızı halıda bu kullananlardan. Dikkat ettiysen ilk iki kombini gömlek-pantolon kombini. Resimlerine bakarsanız bunu ve tercih ettiği deri ceketleri görebilirsin. Her zaman elbise tercih emiyor kırmızı halıda. Sadece büyük davetlerde giyiyor cicili bicili elbiselerini. Normal bir davette pantolon,etek ve takım elbisede seçenekleri arasında.

 

Kırmızı renk bence ona en çok yakışanlardan. Birinci fotoğrafta 2009 Emmy ödüllerinde giydiği kırmızı Versace elbiseyi bilen bilir. İlk görüşte aşk yaşıyoruz kendisiyle. Üç resimdede mükemmel görünüyor gerçekten. Ayakkabı seçimleride bir hayli güzelmiş.

Güzel  gözlerine yakışan bir diğer renk ise tabiki mavi ve tonları. İl resimde galiba Gossip Girl ilk çekilmeye başladındığında katılmış toplantıya. Gossip Girl beş sezonluk bir dizi olduğuna ve Blake şimdi 25 yaşında olduğuna göre ilk fotoğrafta sadece 20 yaşında. Ama gerçekten nasıl da kendinden emin yürüyor mavi tulumuyla. Buradaki hallerinede bayıldım. Yine mükemmel hep mükemmel.

 

3. fotoğraftaki elbiseyi çoooook beğendiğimi söylemeliyim ilk önce. Bu senenin modası olan tribal desenler kullanılmış zaten. Ama bu elbiseyi çok önceden giydiği belli. Yani en azından tahminlerime göre.

 

Kısaca giydiği herşeyi çok beğendim. Kırmızı halıdaki tercihleri bakmaya değer. Zaten bu yüzden stil ikonumdur kendisi. 2. fotoğraftaki elbisesi yine Versacemiş. Hep marka olan şeyleri tercih ediyor. İşinide biliyor doğrusu :)

 

Günlük kıyafetleri şıklaştırarak kırmızı halıda giymeyi seviyor. Ve yine deri ceketler. Gördüğümüz gibi deri ceketler vazgeçilmez parçaları arasına giriyor.1. fotoğraf bayağı eski. Sandalet giyerek gelmiş ama çok şık olmuş gerçekten.

 

Kırmızı halıda gördüğümüz gibi oldukça şık ve her zaman kendi tarzını ortaya koyuyor. Ne giymek isterse giyiyor ve bunu fazla abartıya kaçmadan yapıyor. Giydiği şeyler bize örnek olabilir. Kolay yoldan şık olmak isteyenler de benim gibi Blake Lively'i örnek alabilirler.Fotoğraflarında gördüğümüz gibi stil sahibi biri. Ve bende stilini çok beğeniyorum :) .

 

İşte bunlarda rüküşlükten öldüğü zamanlar. İnsan her zaman hata yapar. Ama önemli olan hatalarını düzeltmekte.Bu fotoğraftakilerin çoğu eski. Yani hataları önceden yapmış. Günümüzde ufak hataları dışında böyle büsbüyük hatalarına rastlamadım ben (Nasıl da toz kondurmuyorum ama Blake'e :D) . 

-

 

Günlük halleri kırmızı halıdaki gibi çok topuklu ayakkabı kullanmıyor. Hatta hiç kullanmıyor diyebiliriz. Günlük hayatta oldukça spor takılıyor gördüğünüz gibi. Yani günlük hayatta rahatlıktan yana. Genellikle flip flolar,babetler giyiyor. Kısaca rahat ve spor takılıyor. Ki bence Victoria Beckham gibi her gün yüksek topuklularla kaldırımda salına salına yürümemesi çok daha iyi. Kendi stilini böyle de gösteriyor bizlere. Kırmızı halıdada zaten gördüğün gibi daima şık benim lolitam. Aslında günlük hayatta rüküş değil. Kullandığı parçalar çok marjinal. Yukarıdada bunu görebiliyoruz zaten. Ben burada en çok 5. fotoğraftaki kombinini beğendim.

 

 

-

 

Özel hayatına gelirsek bu kadar güzel bir kızın birçok yakışıklıyla beraber olması gerekir diye düşündüğüne eminim. Ama öyle değil. Şimdiye kadar sadece birkaç beraberliği olmuş. Bunlardan ilki  aktör Kelly Blatz olmuş. 2004'ten 2007'ye kadar 3 yıl beraber geçirmişler. Bu bir ilişki için bayağı uzun bir süre. Bu kadar uzun sürmesinin nedeni belki de çocukluktan beri arkadaş olmalarıdır. 2007'de Gossip Girl'de oynadıkları zamanlar Penn ile dedikoduları çıkmış. Hatta People dergisi ikisini, Meksika'da tatilde öpüşürken yakalamış ama fotoğraf yayınlanmadan önce zaten ayrılmışlar. Sonrasında Leonarda Dicaprio ile birliktelerdi zaten. Ve son olarak Kanalı aktör Ryan Reynolds  ile Eylülde evlendiler. Ben Penn ile birlikte olmasını isterdim. İkisinin birbirine çok yakıştığını düşünüyordum doğrusu. 

 

-

Bu kadar güzel biri tabikide bazı markaların yüzü olmuş Ama bu markalar bazı markalar sınıfına giremeyecek kadar büyük. Giyindiği kıyafetlerin güzelliği de bu markalardan geliyormuş demek ki. Son zamanlarda Gucci'nin de yüzü olmuştu. Bu kızın önü bayağı açıkmış bu postta bunu öğrendim.

 

 

-

 

Bir stil inceleme konusunun daha sonuna gelmiş bulunmaktayız. Görüşlerini lütfen yorum olarak yap. Yorum yazman beni çok mutlu ediyor. Bir sonraki stil incelemesinde kimi yapacağımı bilmiyorum. Sence kimi yapmalıyım ?

 

 

 

 

 

Toronto Film Festivali : 4. Gün

Okulların açılmasına pek az bir zaman kaldı canciğer kuzu sarması blogseverlerim. Aslında arkadaşlarımı,öğretmenlerimi ve ders çalışmayı özlesem de tatile pek bir alışmıştım sanki. Okula alışmak çok uzun sürecek gibi gözüküyor. Tatil ne güzeldi aslında geç yatmak,pc başında saatlerce oturmak,istediğin kanalı özgürce izleyebilmek vs,vs.. Tamı tamına bugünü de saymaksak 5 gün var. Bu beş gün içinde bloga ne eklersem kardır. Yumuşak a mıdır nedir yok işte ondan klavyede. Siz klavyenin kusuruna bakmayın. Okul açılınca uğramıyorum ya pek yasımı tutuyor şimdiden.

 

-

Toronto Film Festivalinde 4. gün. İlk sırada Gwyneth Paltrow var.

 

Önden bakınca çok sade gözüktü pek bir gözüme. Bildiğin Little Black Dress dedim. Ama arkasını görünce beğendim elbiseyi. İcraat elbisenin arkasında yatıyormuş zaten. Tom Ford'u da severim zaten. Yine alnının akıyla çıkmış bu elbisenin içinden. Ayakkabı seçimini de beğendim. Ama ben nedense bu kumaş kullanılmış elbiseleri pek beğenmiyorum. Yani arka tarafta sorun yok ama ön tarafta çok potluk yok mu gerçekten ?

 

Aslında bu postta herkes şık ama hepsi gözardı edilmiş şeyler yüzünden elenebiliyor. Bu lila Elie Saab elbiseyi çok beğendim. Naomi'nin de vücuduna cuk oturmuş zaten. Ayakkabıyı göremiyoruz ama onun dışında aksesuar olarak çanta ve takıları da çok beğendim. Saçlarda bu elbise için biçilmiş kaftan. Makyajına söylenecek birşey yok,olmuş yani. Kısa ve öz olarak bu postun şıklarında Naomi !

 

Anna'ya demiştim ki o Elie Saab sana fazla , sana uygun olan birşeyler diye. Aferin kıııız :) Mutlu ettin bak beni. Böyle ol işte. Ayakkabı seçimi çok iyi. Çanta nasıl elbiseden çok farklı bir desen olur da böyle elbiseye uyum sağlamış anlamadım ama bunu çok iyi başarmışsın Anna. Saçın,makyajın,takılarında uyumlu,güzel. Valla bunlara haller olmuş,hepsi sözümü dinleyip gelmiş. Heh böyle olun işte ki bende size yüksek puanlar vereyim emi talebelerim ;) Bu arada Anna'nın elbisesi Mulberry Fall 2012 sezonuna ait. Ayakkabısı Brian Atwood ‘Goldy’ sandal ; son olarak çantası ise Rebecca Minkoff ‘Fling’ clutch .

 

Biri sözümü dinlememiş ama :( Ama bu kıza ben hiç yorum yapmamıştım. O zaman şimdi yorum yapayım belki gelecek posta düzelir. İlk önce kızım iyi bir fırçayı hakettin seeeen ! Bu hal neee ? Ay intihar edicem yaa. Nerden başlayayım bilemedim ki şimdi. Karın kısmındaki o saçma kumaş artığı da ne öyle. Göbekten üste bakınca fena değil. Seni şu an güzelleştirmem için göbekten aşağıyı kesmem gerekiyor. İyi bir ölümü hakettin tatlım. Şimdi rahat rahat uyuyabilirim ( Adını ve elbisenin markasını yazmayacağım. Çünkü her ikiside kana bulandı).

 

Kaşlarına bakacak olursak çok kıllı bir arkadaş olduğunu anlamak zor değil. Kıllı ama güzel bu arada. Kaşları ne kadar da kalın ve gür yahu. Benim ilk dikkatimi çeken bu oldu şahsen. İkinci dikkatimi çeken de muhteşem ötesi kombini. Balmain elbisesine ve seçtiği topuklulara bayıldım. Zaten güzel kız iyicene güzel olmuş. Böyle devam güzelim :)

 

En güzelini en sona saklarım hep ben. Yine favorim Nina. Ve yine Monique Lhuillier tasarımı bir elbise var üzerinde. Ayakkabıları tek kelimeyle harika. Koluna taktığı iki bileziğe bakakaldım. Cidden çok hoşlar bea. Çok uzun yazı yazıp bu resmin altını kirletmek istemiyorum. Tamam,kestik.

 

SON

 

× Inspiration ×

Toronto Film Festivali : 3. Gün

Bugün yine çok işimiz var çoook. Ünlüler için hayat kolay anam. Oyna filmde ; al milyonları ;

git alışverişe ; giy kırmızı halılarda. Bizim işimiz yemin ederim daha zor  yahu. Bu arada blogumu yeniledim. Nasıl olmuş ? Toronto Film Festivali 'nin kaç gün sürdüğünü bilmiyorum ama ihşallah kısa sürüyordur. Allaha şükür Venedik kapanışı yaptı da kurtulduk (Detayları yazacağım).  

 

-

 

Bu kızı oldum olası sevmişimdir. Mezun olan kızlarımıza mükemmel bir bakış açısı sağlıyor bence. Giydiği,taktığı ve sürdüğü her şey yaşına uygun görüyoruz. Genç kızlara bu sayede yol gösteriyor. Ayakkabıyı ben böyle bir elbisenin altına aslında hayatta giymem ama Nina giyince nasıl muhteşem oluyor anlamıyorum doğrusu. Kendi stili bu yüzden kesinlikle var. Saçı ve makyajı yine tam kararında. Elbise mankenin üzerinde ne kadar kötü durmuşsa Nina'nın üzerinde o kadar iyi durmuş. Justin gibi Ian'da işini biliyor. En yakıştırdığım çiftler arasında Ian ve Nina var zaten. Elbisesi Monique Lhuillier imzasını taşıyormuş. Takı olarak sadece minik bir küpe ve çantayı siyah  kullanarak temkinli davranmış. Görüldüğü gibi elbise zaten gösterişli. Ayrıca ayakkabı da dikkat çekici. Kısacası şıksın Ninacım.

 

 

Nina'yı  'Argo' filminin prömiyerinde görmüştük. Oradan kutlama partisi yapmışlar. Nina yine göz dolduruyor doğrusu. Bu kızı rüküş görmek benim fizikten yüksek olma olasılığım gibi birşey. Kırmızı renk sana çok yakışıyor. Ayakkabılarıda beğendim. Böyle devam güzelim :)

 

Spring Breakers'ın prömiyerleri bitti. Selena , Justin'in erkek kardeşiyle yani kaynıyla 'Hotel Transyvania' filminin galasına gitmişler. Kaynıyla aralarından su sızmıyor maşallah. Valla Selena sen yandın. Abisiyle berabersin. Şimdilik çocuğu şeker,kolaya kandırıyorsun ama büyüyünce değişir bu işler. Dikkatli ol bence. Büyüyünce karı kız ister bu eşoğlueşek. Ayakkabına gelirsek çok aciz durumda olduğunu anladım artık. Kaç gündür aynı ayakkabıyı giyiyorsun be. Elbiseni beğendim. Albertta Ferretti'ymiş. Çanta zaten başka seçilemez en doğru kararı vermişsin. Kısaca seni de beğendim.

 

Aman Allah'ım ! O ayakkabı ne öylee ? Yemin ederim 1850lerden kalma. Tamam bizde severiz vintage şeyleri Lily ama bu tarihi esere giriyor. Nasıl olmuş da dökülmemiş acaba ? Cool olmak istiyorsan giy bir tane stiletto. Senden cool'u olmaz bu Miu Miu takımının içinde. Takımını beğendim. Zaten yaşın küçük. Abartıya kaçmaman iyi olmuş.

Dipnot : Lily'nin büyük büyük babaannesi ayakkabın güzelmiş ama modası geçti. Öbür dünyadan gel de geri al ayakkabını. Eminim sana daha çok yakışır ;)

 

'The Hunger Games'ten sonra ilk daha görüyorum seni Jennifercım. Saçlarını niye boyattın ama yaaa ? Ben çok beğeniyordum sarışın seni. Hemde çok yakışıyordu. Jennifer, 'The Place Beyond the Pines' filmine lacivert mavi arası Christian Dior'un 2013 için hazırladığı mini elbiyle katılmış. Herşey iyi ölçülü. Şimdiye kadar yorumladığım herkes gibi seni de beğendim :)

Saçlarını boyatmasydın'ı işte bu yüzden söylemiştim. Sarışın ve kaküllü - bu böyle mi yazılıyor bilmiyorum - daha güzeldin kesinlikle. Yine Christian Dior tercih etmişsin. Bu senenin modası galaksi desenli bir elbise. Birşeyler eksik gibi sende ama bulamıyorum. Neyse,boşver. Yanındaki yakışıklı için susuyorum vallahi :(

Amy Adams, gerçektende güzel bir kadın. Ama onu babaanne işi kıyafetlerle görmek canımı sıkıyor. Saçlarını da güzel yaptırsa çok cool görünecek ama sesimi duymaz şimdi o benim. Sen kafana göre takıl. Sana birşey diyen yok. Küpeleri galiba Nina ile benziyor.

 

Bu kızı 'Twilight' serisi sayesinde tanıdım. Oyunculuğu fena sayılmaz. Kıyafet seçimleri oyunculuğundan daha iyi. Elie Saab seçmiş aferin. Hem böylece kıskandım. Çünkü Elie Saab giymek istiyorumm. Eksikleri gözardı edelim ve ihşallah ben söylemeden anlarsın Anna Kendrick.

 

 

En beğendiklerimi en sona sakladım. Dediğim gibi Emma Watson hiçbir zaman kötü giyinmez. Şekil A ve Kate Hudson kesinlikle modadan anlıyot. Şekil B. Uzun uzun anlatmaya gerek yok aslında. Kısaca bu postun en şıkları onlar. Emma , Erdem imazlı ; Kate Hudson ise Alexander McQueen imzalı elbise giymiş. Herbişeyleri kusursuz olmuş. TEBRİKLER !

ŞEKİL A.

ŞEKİL B.

2012 Trend Rehberim : Kamuflaj

Çok ayrıntılı bir yazı yazmak istemedim. Bu yüzden bir sürü fotoğraf ekliyorum sizler için. Başlıktan ve resimlerden anlaşıldığı gibi sonbaharda trend kamuflaj deseni. Kamuflajda leopar deseni gibi yıldızı bir parlayıp bir sönmekte. Ben leopardan daha çok seviyorum bunu. Daha ayrı bir yanı var benim için. En çok gömleklerde beğendiğim için bir kolaj yaptım. Nasıl hombinlenecek sorusuna gelirsek de ister şık ister spor nasıl istersen. Eğer ben kombin yapsaydım ; kot gömlek ile siyah darpaça pantolon, üzerine düz beyaz bir atlet ve renkli bir Convers seçerdim. Benim moda anlayışıma göre bu desende bir gömleğin altına etek giyilmez. Çünkü bildiğimiz üzere kamuflaj deseni asker deseni demek. Askerlikte ciddiyet önemlidir. Bana göre etek ciddi bir kıyafet değil. Ne saçma bir cümle oldu ya. Neyse siz benim dediğimi anladınız. Kısacası kendi zevkine göre giyin,özgür ol :)

 

Bu yazının sonunu da Rihanna'nın askerlik temali video klibi kapatsın :)

 

 

Toronto Film Festivali : 2. Gün

Bu benim 100. postum :) Birkaç yüzlere ihşallah !

 

-

 

Toronto Film Festivali'ne 2. gündeyiz.

 

Eva, 'The Place Beyond the Pines' filminin galasına süper ötesi erkek arkadaşı Ryan Gosling ile katılmış. Bu Ryan, bu koca popoluda ne buluyor anlamıyorum.  Sen daha iyilerine layıksın aşkım. Eva 'nın kıyafet seçimini beğendim. Herşey iyi malasef. Sen Ryan'a dua et bence. Yoksa yerden yere vurmuştum seni koca popon sürünüyordu yerlerde yoksa.Bi de D&G'ya dua et. Bu elbise olmasa kurtulamazdın dilimden vallahi billahi. hı-ıhh. Son olarak kafana taktığın şeye anlam veremedim. Çok şeyi karıştırma bundan sonra.

Oyyyş ! Aşkitomm. Gucci değil bim poşeti bile giysen yakışır sana be gülüm ! Gerçektende yakışıklı değil mi yaw ? Takım elbisesi de tam tarzına yaraşır. Bakınız siyah düz takım elbise giymemiş gitmiş en marka şeyi alıp geçirmiş üzerine. Moda anlayışına kurban oyy. Takım elbisesi Gucci'nin 2012 Sonbahar kreasyonuna aitmiş. Bayıldım be yavrum sana. Şeytan diyor ki Kurban Bayramı da yaklaşıyor al bunu kuzu diye kes yaaa. Erkekliğini yiyem ben senin. Yanındaki ayıyıda bir atsan senden iyisi yok vallahi.

 

Keira'nın stili beni benden alıyor doğrusu. Böyle elbiseler özellikle Elie Saab giyince deli oluyorum ya. Her gördüğümde daha şık oluyor ve vücudunada yakıştırıyor bunu. Amerika'da vizyona girecek olan 'Anna Karenina' filminde başrol oynuyor. Bu yüzdende şık olabilir diyeceğim aklıma Rachel Korine geliyor. Bundan olamaz. Sorgulamayacağım. Kız her zaman şık,parası var,güzel daha ne olsun. Saçlarının bu modeli çok hoş. Her gördüğümde böyle doğal saç modelleri yapması ve doğal makyaj tercih etmesi onu daha da çok sevmemi sağlıyor.

Olga'yı en son Venedik'te buz mavisi transparan elbiseyle ve ten rengi stilettolarıya görmüştük. Bu sefer siyahlara bürünmüş bizimkisi. İyi mi olmuş kötü mü olmuş bilemiyorum. Elbisenin boyun kısmı çok kötü duruyor bence. Dekolte her taraftan olsa da çok ölçülü gözüküyor ne hacetse. Ayakkabı-çanta zaten bu elbiseye gidebilecek seçim. Bir şey eksik bir şey. Eveeet,buldum ! Elbisenin bu sonbarın moda rengi bordo olduğunu hayal ediyorum ve de o gereksiz boyun kısmını çıkarıyorum. Süper oldu bea !

 

 

Bu kadını ilk defa görüyorum. Açıp adına bile bakmayacağım. Çünkü öğrenirsem çok fena olucak. Açıp bu kızın adını facebook'ta bulup nasıl rüküşlüğün danikası adlı kitabı nasıl yazdığını ve kapak resmi olarak bunu koyduğu için onu tebrik edeceğim. Sadece kolyesini beğendim. O na da şükür.

 

 

-

 

 Bu kız bu postun laneti olur benden söylemesi. Bu postta burada biter. Unuttuklarım varsa özür ama yazamayacağım artık. Kıyafet göre göre kafam bulandı.Yarın görüşürüz.

 

Günün Kombini